12 Mart 2012 Pazartesi

Ahmet Arif / Hasretinden Prangalar Eskittim


“Seni, anlatabilmek seni.
İyi çocuklara, kahramanlara.
Seni anlatabilmek seni,
Namussuza, halden bilmeze,
Kahpe yalana….”

21 Nisan 1927 tarihinde Diyarbakır'da doğdu, 2 Haziran 1991 tarihinde Ankara'da öldü. Hep sadece bir şiir kitabı olduğu söylenir. Ama her şiiri bir kitap gibidir. Bazı şiirlerinden aşağıya aldığım mısraları beni derinden vuran mısralarıdır. Bu ülkedeki birçok yazar gibi Ahmet Arif de cezaevinde yatmıştır. Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Felsefe Bölümü öğrencisi iken  Türk Ceza Yasası'nın  (T.C.K.) 141. ve 142. maddelerine aykırı davranmak savıyla (1950, 1952-1953) iki kez tutuklandı, yargılandı ve 2 yıl hüküm giydi. Cezaevi günleri sona erince Ankara'daki Medeniyet, Öncü ve Halkçı gibi gazeteler ve dergilerde teknik işlerle uğraşarak yaşamını kazandı.
“Yangınlar,
Kahpe fakları,
Korku çığları
Ve irin selleri, aç yırtıcılar,
Suyu zehir bıçaklar ortasındasın.
Bir cana, bir başa kalmışsın vay vay!   
Pusatsız, duldasız, üryan
Bir cana bir de başa
Seher vakti leylim - leylim
Cellat nişangahlar aynasındasın.
Oy sevmişem ben seni....”

 Şiirleri; Beraber, İnkılâpçı Gençlik, Meydan, Militan, Kaynak, Seçilmiş Hikâyeler, Soyut, Yeni Ufuklar, Yeryüzü dergilerinde yayımlandı.

 Ahmet Arif benim için hep çok özel bir şair olmuştur. Birçok şiirini ezbere bilirim. Onun şiirleri Anadolu’nun sesidir. Bu ülke insanlarının büyük acılarının bir aynasıdır. Özellikle düşünceleri ve sevdaları uğruna ölen insanların acılarını, öfkelerini büyük bir duyarlılıkla anlatır. Toplumcu şiirin öncülerindendir. Anadolu halkından aldığı sesini hiç yitirmeden, lirik, epik ve koçaklama tarzını kusursuz bir kurguyla kullanarak, özgün, tutkulu, müthiş ezgili çağdaş şiirler yazdı. Cemal Süreya'nın deyişiyle, "…imge konusunda yaptığı sıçramalarla bugünkü şiiri hazırlayanlardan biri" oldu. Aradan geçen yarım yüzyıla rağmen şiirleri halen çok büyük bir beğeniyle okunmaktadır.

 “Vurun ulan,
Vurun,
Ben kolay ölmem.
Ocakta küllenmiş közüm,
Karnımda sözüm var
Haldan bilene…”

Hiç yorum yok: